Günümüz İlişkileri

GÜNÜMÜZ İLİŞKİLERİ

Etrafıma şöyle bir baktığımda neredeyse mutlu olan yok, herkes durumundan şikayetçi. Aşık olup deli dolu aşkını yaşayanlar, evli ya da bekar olanlar veya tek gecelik ilişki yaşayanlar. Aslında hepsi farklı duygusal boyutta olmasına rağmen sorunlar ortak: Monotonluk, tükenmişlik, ne istediğini bilememe… Bunlar günümüz ilişkilerinin aysberg(buz dağı) problemi. Bunun yanında daha birçok konu var tabiki, şimdi onlara gelelim.

Öncelikle bir ilişkiniz var diyelim ve tamam çok seviyorsunuz, o adam senin, o kadın da senin. Ama herkesin özel, kendine ait bir hayatı olduğunu unutuyorsunuz. Bunlar yetmezmiş gibi internet ortamında ortak hesaplar açmalar, yada birbirlerinin şifresini öğrenip özel hesapları kontrol etmeler. Bu güven yoksa zaten onu kontrol etsen de ertesi gün yine kontrol etmek isteyeceksin ve yine… Yapmak istiyorsa yapar, sen oralarda onun instagram hesabını stalklarken, olan biteni kaçırıyor olabilirsin 🙂

Erkekler çok da aranmak istemiyorlar, sıkılıyorlarmış. Diyeceksiniz ne yapayım aklım kalıyor, seven insan da kıskanır. Bu onları baymaktan başka bir işe yaramaz. Bırak!!! Zaten seviyorsa, aklı sendeyse, o sana bi şekilde ulaşacaktır, özlettir kendini. Bunların hiç özlemeyeni de var diyorsunuz. O zaman sende ulaşılmaz ol biraz, istediğini verme.

Mesela yazdın görmüyor,ya da kesin görmezden geliyor. Ama mavi tık yanmadı diyorsun, sanki bildirim ekrana düşmüyor, illa ki fark ediyor ve o an işine gelmiyor, cevap yazmıyor.Oysa siz heyecanla bir şeyler yazmasını bekliyorsunuz.Sizce yazmak istese yazamaz mı? Yazar dimi! Kendinizden yola çıkın, cevap vermek istediğiniz kişiye illa ki yazarsınız. Bu sebeple daha başta böyleyse hiç uğraşmayın, yol verin gitsin!

Bunun dışında; çok konuşmayın, başlarını ağrıtmayın. Çok konuşanları da sevmiyorlar,’ hı hı ‘,’tamam’,’sen bilirsin aşkım’ deyin bazen. Yeri gelince de uzatmayın, inanmasanız da inanır gibi yapın, nasıl olsa zamanı geldiğinde halledersin  sen onu. 🙂

Tam olarak şu günümüz ilişkilerine gelecek olursak; günlük ilişki bile olamayan, yarım günlük ilişkiler yaşanır oldu. Özellikle internetin getirdiği kolaylıklar herkesi ulaşılır kıldı ve bu ulaşımda özel hayatımızı çaldı.

Eskiden flört dönemindeyken; önce kahve içilir, ertesi gün yemek yenir, sonra sinemaya falan gidilirdi. Masumane şeyler olurdu kısacası. Zaman sindirilerek yaşanırdı ve bu da birbirini tanıma isteğini ve heyecanı arttırırdı. Şimdi ise daha görüşmeye fırsat bulamadan, internet ortamında tükeniyor.

Aslına bakarsanız aşkın uzunluğunu, geleceğini belirleyen ilişkinin başlama hızı. Paylaşılanların sırası çok önemli.Yeni tanışılan birisiyle ilişkinin önceliği cinsellik olursa,ilişkinin ömrü kısa olur. En son yapılacak şey ilk başta yapılırsa, bir gizemi, heyecanı kalmayıp, merakı öldürmüş olursunuz.

Daha görüşmeden, gecenin sonunda ne olacağının hesabı yapılır olmuş. Evet bu tarz bir ilişkiler de kişilerin tercihine  kalmış. Herkes özgür, istediğini yaşar ama bu noktada karşı tarafın duyguları hiç mi önemli değil? Özellikle kadınların. Çünkü kadınlar ilişkilere çok daha duygusal yaklaşırken, erkekler hormonlarının esiri olur. Bu noktada kadınlar aşkımdan ölüyorum, bitiyorum diyebilirken; erkek için çok normal ve her zaman olan şeyler olarak kayda geçer. Bu da kalp kırıklığına, travmalara, Allah cezanı versinlere ve daha fazlasına neden olabilir. Ama erkeklere de şu konuda hak vermeliyiz ki daha ön sevişmede çocuk sahibi olmayı düşünen kadınlar(mizacen) var. O kadar da değil! Yavaş yavaş ,her şey sırayla yoksa korkutursunuz:)

İlişkide  mükemmel erkek veya mükemmel kadın diye bir şey yoktur. Önemli olan, o ilişkinin dinamiğini sıcak tutmaktır. Ne yaparsanız yapın ilişkiniz elbet bir gün  monotonlaşacaktır. Bunun için arada bir heyecan katıp, şok etkisi verilmeli ki tutku azalmasın.

Sevin,sayın,mutlu olun,yaşamayı bilin,sevgiyle kalın : )

 

Cansu YAMAN